Bu ay çiçeği burnunda dekanımız Prof. Dr. Öcal Usta ile İİBF öğrencilerinin sorunlarını konuştuk. Erasmus'tan bağıl sisteme, turnikelerden bahar şenliklerine kadar her türlü konunun cevabını röportajımızda bulabilirsiniz.
Haber Eylül: Öncelikle yeni göreviniz hayırlı olsun hocam. Ayrıca bizi kabul ettiğiniz için de size çok teşekkür ediyoruz.
Prof Dr Öcal Usta: Ben teşekkür ediyorum. Çok memnun oldum sizi kabul etmekten. Öğrencilerimle böyle bir röportaj yapmak benim için bir keyif, buyurun neler sormak isterseniz sorun bende yanıtlamaya çalışayım.
Haber Eylül: Öncelikle şunu sormak istiyoruz: Dekanlık kadrosunu belirlediniz mi?
Prof Dr Öcal Usta: Evet belirledik. Dün vekâleten bu göreve başladım ve ilk aşamada fakültemizin dekan yardımcılarını atamış bulunuyoruz. Onlar göreve başladılar. Aşama aşama diğer ekibimizi de oluşturacağız. Umarım fakültemiz için güzel şeyler yapılacak, geldiği noktadan daha ileriye taşımak için büyük bir gayretle çalışacağız. İlk günler itibariyle bu çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürmeye başladık.
Haber Eylül: Profesör kimliğinizin dışında, özel hayatınızda nasıl birisiniz peki? Öğrenciler sizi sürekli gülen yüzünüzle tanıyor ve seviyorlar. Sürekli gülümseyebilmenizin sırrı nedir?
Prof Dr Öcal Usta: Teşekkür ederim. Ben kendimi bildim bileli hep gülerim. Bunun sırrı yaşama pozitif bakmak ve ona bağlı olmak, insanları sevmek. Özellikle bir eğitimci olarak gençlerle birlikte olduğum zaman sadece bilgi aktarma yoluyla değil insancıl yönlerden de onlara bir şeyler verebilmek, bir şeyler paylaşabilmek çok güzel. Bu ilişki için de gülümsemek önemli. Bu zoraki bir gülümseme değil, insanın içinden gelen bir gülümseme. Benim güler yüzlü olmam biraz da öğrencilerime bağlı aslında. Beni görünce gülüyorlar, onlar gülünce ben de gülüyorum. Bu bir çeşit pozitif alışveriş.
Haber Eylül: Öğrenci forumlarında iyi bir dansçı olduğunuz yazılmış. Öyle misiniz?
Prof Dr Öcal Usta: İyi dansçılar olunca beni de aralarına alıyorlar, benim kötü dans yeteneğim belli olmuyor. Gerek öğrenci geceleri gerek mezuniyet geceleri gibi organizasyonlarda birden bire dans edenlerin arasında buluyorum kendimi. Dans edenlerin arasında bende iyi bir dansçı gibi görünüyorum. Gerçekten keyif alıyorum dans ederken.
Haber Eylül: İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi turizm bölümü mezunusunuz. Turizmden nasıl finansa geçtiniz?
Prof Dr Öcal Usta: Bu fakültenin ilk mezunlarındanım. Zaman içerisinde çalışmalarım hem işletmecilik hem de ekonomi boyutuyla turizm üzerinde yoğunlaştı. 1982 yılında 2547 sayılı YÖK yasası çıktığı zaman bizim bölüm kapatıldı. Dolayısıyla o zaman Muhasebe-Finansman ana bilim dalına geçtim. Yani 27 yıldır bu bölümdeyim.
Haber Eylül: Son birkaç yıldır bahar şenliği düzenlenmiyordu. İlk defa bu yıl az da olsa bir hareketlilik başladı okulumuzda bahar şenliği adı altında. Neden daha iyi aktiviteler yapılmıyor bahar şenlikleri için? Neden diğer birçok üniversite bizden daha iyi bu konuda?
Prof Dr Öcal Usta: Aslında daha iyiler diye bir teşhis koymak yanlış. Belki bunun temelinde üniversitelerdeki yönetim değişikliklerinin etkisi olabilir. Bu tür sosyal aktivitelere yatkın olup olmamakla ilgili bir neden aranabilir. Şu an öğrencilerimizin de katılımıyla bir hafta sürecek olan güzel bir şenlik organizasyonu var. Bu bir kaynak meselesi aynı zamanda olayın bir de finansman yönü var. Özel üniversitelerin parasal kaynaklarının daha büyük olmasıyla organizasyonun boyutu da büyüyebilir. Bu seneki organizasyon bence çok yönlü. İnşallah ilerleyen yıllarda daha da iyi olacak.
Haber Eylül: Çok merak edilen bir konu da “bağıl sistem”. Bu konuda iyileştirme çalışmaları yapmak gibi bir planınız var mı? Herhangi bir değişiklik söz konusu olabilir mi ilerleyen yıllarda?
Prof Dr Öcal Usta: Olabilir. Tabi öncelikle konuyu incelemek lazım. Kanaatime göre bu konu, ele alacağımız öncelikli konulardan biri. Sistemde bazı sıkıntılar tespit ettik. Önceki yönetim de bize bu konudaki bazı sıkıntıları aktardı. Tahmin ederim yaz aylarında bağıl sistemi yeniden ele alıp, nerelerde aksaklıklar var, tıkanan, öğrencilerin aleyhine olan, yönetimde de sıkıntı yaratan konuları tespit edip onları gidermeye çalışacağız.
“Bağıl sistem ele alacağımız öncelikli konulardan biri.”
Haber Eylül: Peki bu değişiklikler açıkları kapatmak şeklinde mi olacak yoksa tamamen farklı bir sistem kurulması söz konusu olabilir mi?
Prof Dr Öcal Usta: Aslında bağıl sistemi pek sorgulamayı düşünmüyoruz. Hem öğrencinin lehine olması, hem de başarının ortaya konulması bakımından iyi bir sistem. Olaya şu açıdan bakmak lazım. Bağıl sistem bir “ölçme-değerlendirme” ve “not” sistemi. Tespitlerimize göre bu konuda aksayan en önemli noktalardan biri final sınavında 50 barajının olmasıdır. Böyle bir baraj notu 50’ ye kadar olan öğrenciler için mutlak sistemi uygulayıp notu 50’ den yüksek öğrenciler için bağıl sistemi uygulamanız demektir. Şimdiki sistem, bir kısmı mutlak, bir kısmı bağıl olan melez bir sistemdir. Bu konuyu inceleyip, yetkili kurumların da bir araya gelmesiyle en doğru noktaya varacağına inanıyorum.
“Yönetmelikten dolayı yaz okulunda beş ders alınamaz.”
Haber Eylül: “Yaz okulunda beş ders alınabilecek” gibi söylentiler dolaşıyor öğrenciler arasında. Bunun aslı var mıdır?
Prof Dr Öcal Usta: Yok. Yaz okulunun zaten kendi yönetmeliği vardır. Bu yönetmeliğin dışında herhangi keyfi bir uygulama söz konusu olamaz.
Haber Eylül: Bütünleme sınavı söz konusu olabilir mi peki?
Prof Dr Öcal Usta: Hayır. Bağıl sistemde eğitim verildiğinden, öyle bir uygulama söz konusu olamaz.
Haber Eylül: Sosyal bir fakülte olduğumuz söylenemez. Bu belki öğrencilerle de alakalı olabilir; fakat bazı durumlarda, örneğin öğrenci kulüpleri herhangi bir aktivite düzenlemek istediklerinde hatta okula afiş asarken, stand kurarken bile bir yığın bürokrasiyle uğraşıyorlar. Bu durum yönetimden mi kaynaklanıyor yoksa öğrencilerin bazı şeylerin üzerine biraz daha gitmesi gerekir diye mi düşünüyorsunuz?
Prof Dr Öcal Usta: Bundan sonra fakültemizin çok daha sosyal olacağını temin ederim. Kulüplerimiz istedikleri aktiviteleri hiçbir engelle karşılaşmadan rahatlıkla yapabilecekler. Yönetim olarak biz bütün kulüpleri destekliyoruz. Artık daha sosyal bir fakülte olacağız. Özellikle kulüplerimizin aktivitelerine yönetim olarak büyük destek vereceğiz.
Haber Eylül: Erasmus konusunda yaşanan sıkıntıları da ele almayı düşünüyor musunuz yeni yönetim olarak? Fakültemiz öğrencilerinin gidebilecekleri okullar oldukça kısıtlı. Hatta bazı bölümler Erasmus’ a başvuramıyor bile.
Prof Dr Öcal Usta: Bu konuda zannediyorum ki bir hayli çaba sarf etmemiz gerekiyor. Önümüzdeki dönem itibariyle bu konudaki işbirliği anlaşmalarımızı ve yabancı fakültelerle kuracağımız ilişkilerin olabildiğince geniş bir yelpazeye yayılması konusunda yoğun bir çalışma ve çaba sarf edeceğiz. Tahmin ediyorum bu tür beklentileri de bu şekilde karşılayabileceğiz. Erasmus projesinin hayata geçirilmesinin bir takım teknik boyutları var. Programların ve derslerin isimlerinin içeriklerinin örtüşmesi lazım. Bu tip sorunları çözebilmek için bir komisyon oluşturmayı düşünüyoruz. Sonuç olarak diyebilirim ki önümüzdeki dönemlerde daha yoğun bir çalışmayla Avrupa’ da fakültemizi kabul eden okulların sayısını arttırmak yapacaklarımız arasında.
“Bundan sonra fakültemizin çok daha sosyal olacağını temin ederim.”
Haber Eylül: Öğrenci olarak bizler tam olarak bilmediğimiz, çözemediğimiz bir sistemin içine bir şekilde girmiş bulunuyoruz. Diğer birçok üniversitede bir dönemde alınan ders sayısı neredeyse bizimkinin yarısı kadar.
Prof Dr Öcal Usta: YÖK’ ün bize gönderdiği öğretim planları çerçevesinde her dönem ne kadar kredilik ders alınacağı konusu belirlenmiştir. Bütün Türkiye Cumhuriyeti üniversitelerinde okutulması gereken asgari ders kredisi bellidir. Tercihler yönünden bazı üniversiteler asgari derslerin üzerine çıkabilirler. Bu yüzden başka okullarla yapılan karşılaştırma pek de sağlıklı olmayacaktır.
Haber Eylül: Hocam, üniversiteye ilk girdiğiniz yıllarda herkes gibi eminiz sizin de hayalleriniz vardı. Bu hayalleri gerçekleştirebildiniz mi? Diğer bir değişle hayal ettiğiniz yerde misiniz?
Prof Dr Öcal Usta: İnsan hayal ettiği müddetçe yaşarmış. Benim hayalim üniversitede akademisyen olmaktı,oldum. Sonra doçent olmak istedim, oldum. Profesör olmak istedim onu da oldum. Dekanlık aklımda yoktu ama o da oldu. Çok az insanın hayali tamamen gerçekleşir. Bu yüzden oldukça mutluyum.
Erasmus için bir komisyon oluşturmayı düşünüyoruz.”
Haber Eylül: Bir de fakültemizin çok meşhur “turnike” sorunu var. Turnikeler bir gün açıksa diğer gün kapalı oluyor. Bu dengesizliğin sebebini merak ediyoruz.
Prof Dr Öcal Usta: Bugün nasıl giriyorsunuz peki?
Haber Eylül: Kartsız.
Prof Dr Öcal Usta: Yeni dekan geldi o yüzden artık rahatça girebiliyorsunuz. Şaka bir yana bazen emniyet müdürlüğünden olsun valilikten olsun bir takım güvenlik tedbirleri öneriliyor. Giriş çıkışlarda geçici olarak bir problem yaşadığınızda bilin ki bu sizin güvenliğiniz içindir. Başka bölgelerde yaşanmış bazı sorunlar bu kararı etkileyebiliyor bazen. Bu okulda binlerce öğrenci var ve idare olarak biz sizin güvenliğinizden sorumluyuz. Bu konuda karşılıklı anlayış gerekiyor. Güvenlik kaygısı yaşandığı zamanlar dışında kampüs sizindir özgürce girip çıkma hakkına sahipsiniz. Bundan sonra bu sıkıntıyı en az düzeyde hissetmeniz için gerekli güvenlik birimlerine gerekli talimatlar verilecektir.
Haber Eylül: Öğrenci konseyinin geçmiş dönemdeki yönetimle ilgili şikâyeti kendilerini tanımamaları yönündeydi. Yeni yönetimin öğrenci konseyi ile ilişkileri nasıl olacak? Biz öğrenciler ile okul yönetimi arasında köprü olan konseyimiz ile ortak bir proje düşünüyor musunuz?
Prof Dr Öcal Usta: Bu seferki dekan onları tanıyor. Onlarla çok güzel işler yapacağız, sıkıntılarını dinleyeceğiz. Zaman zaman kurullara onları da dâhil etmek istiyoruz. Oy kullanmaları yasal değil belki ama sesinizi duyurabilmeleri açısından bu önemli.
Haber Eylül: Son olarak öğrencilerinize ne söylemek istersiniz?
Prof Dr Öcal Usta: Biz öğrenciler için buradayız. Sizi seviyoruz. Elimizden gelenin en iyisini yapacağız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder