SAYI: 35 / Haziran 2008 / Yıl:4
Son dönemlerde gerek başarılarıyla gerek özel hayatıyla adından sıkça söz ettiren Nejat İşler ve çektiği filmler uzun süre gündemden düşmeyen başarılı yönetmen Serdar Akar ile özel hayatları ve Türk sinemasının geleceği üzerine keyifli bir sohbet.
Haber Eylül: Öncelikle röportajımızı kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederim. İlk size sormak istiyorum Nejat Bey; 29 şubatta doğmuşsunuz. Şanssız bir doğum gününe sahipsiniz. Peki normal hayatta da şanssız olduğunuza düşünüyor musunuz?
Nejat İşler: Aksine şanslı olduğumu düşünüyorum. Diğer türlü sıkıcı olur. Dört yılda bir kutlamak iyidir.
“Her sağlıklı erkek gibi ben de aşık oldum tabi ki.”
Haber Eylül: Nejat İşler’ in romantizm anlayışı nedir peki? Aşktan beklentileri nelerdir? Hiç aşık oldu mu?
Nejat İşler: Her sağlıklı erkek gibi ben de aşık oldum tabi ki de, olmaya da devam ediyorum. Ama romantizm dediğiniz şey sadece aşkla ilgili değildir, bir çok etmen vardır içinde. Onlarla da ilgileniyorum yakından.
Haber Eylül: Hayattaki en büyük pişmanlığınız nedir?
Nejat İşler: Bunları çok düşünmemeye çalışıyorum. Pişmanlıkları…Vardır tabi ki de bir çok pişmanlığım ama düşünüp kafa yormuyorum.
Haber Eylül: Siyasal bilimler okumak istemişsiniz, fakat başarılı bir oyuncusunuz. Sizi oyunculuğa iten nedir, para kazanmak mı?
Nejat İşler: Kazanamadım üniversite sınavlarını, çalışmadım da açıkçası. Buna denk geldim ,böyle oldu.
Haber Eylül: Sürekli ticaretle iç içe olmuşsunuz. Tişört satmışsınız, kitapçı dükkanınız var, kendi tiyatronuzu kurmuşsunuz.. İleride oyunculuğu bırakıp aktif olarak ticaretle uğraşmak ister misiniz?
Nejat İşler: Zaten tiyatroyu bırakmak gibi bir derdim yok, mecburen bu dizilerle, sinemayla ilgileniyorum şu sıralar. Yine tabi ki de yapacağım tiyatro. Ticareti ise bir yandan yapmaya devam ediyorum. Taksim’de barım var, kitapçı dükkanım var. Bir yandan onlarla da uğraşmaya devam ediyorum.
Haber Eylül: Bir çok projede Fikret Kuşkan ile birlikte çalıştınız. Bu bir tercih miydi yoksa tesadüf müydü?
Nejat İşler: Öyle denk geliyor ama bir proje olduğu zaman birbirimizi de arıyoruz açıkçası; “Sen olursan çok iyi olur.” diye. İkimize de uygun geliyorsa aynı projede oluyoruz.
Haber Eylül: İzmir ve İzmir insanı hakkında ne düşünüyorsunuz?
Nejat İşler: İzmir’in denizi kız, kızı deniz, sokakları hem deniz hem kız kokar. Daha önce de çok İzmir’e geldim. Burada olduğum için çok memnunum, İzmir’i çok seviyorum.
“İzmir’in denizi kız, kızı deniz, sokakları hem deniz hem kız kokar.”
Haber Eylül: Serdar Bey ‘Barda’ filmini çekmekteki amacınız bir şeyleri eleştirmek miydi yoksa ders vermek miydi?
Serdar Akar: Şiddetin önemli bir konu olduğunu düşünüyordum, o yüzden bu filmi çektim.
Haber Eylül: Türk sineması son yıllarda dünyada birçok ödül aldı, Yeşilçam’ dan günümüze kadar çok yol katettik.Bu geçiş sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Serdar Akar: Aslında istatistiki olarak her şey ortada zaten. Yeşilçam’ dan günümüze kadar çok yol katettik. Artık Türk oyuncularımız yabancı yapımlarda çalışıyor, biz yönetmenler yabancı oyuncularla çalışıyoruz ve birçok festivalde birçok ödül kazanıyoruz. Türk sinemasının daha da iyi yerlere geleceğine inanıyorum.
“Türk sinemasının daha da iyi yerlere geleceğine inanıyorum.”
Haber Eylül: En büyük hayaliniz nasıl bir film çekmek, hayalinizde kurduğunuz bir proje var mı?
Serdar Akar: En büyük hayalim şu ki; ölürken aklımda hiçbir proje kalmasın istiyorum.
Haber Eylül: Gelecekteki projeleriniz nelerdir peki?
Serdar Akar: Bir dizi daha yapmayı planlıyoruz. Şuan onunla uğraşıyoruz. Konusu Kıbrıs olacak. 1963’den 1974’ e kadar süren bir dönemden bahsedecek.Aynı zamanda mülteciler ve tatbikattan bahseden güzel bir proje olacak.
Haber Eylül: Bir daha ortak bir projede çalışmak ister misiniz?
Serdar Akar: Şuan bir proje yok ama olmasını çok isterim, olmayacak diye de bir şey yok.
Haber Eylül: Teşekkür ederiz.
Nejat İşler ve Serdar Akar: Biz teşekkür ederiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder